
es-selâmu aleyküm ve rahmetullâh
Merhabalar kıymetli gönül dostlarımız; siz kıymetli okurlarımızla bir sayıda daha hemhâl olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Besmele ile baÅŸla,
Sessiz ol ve yavaÅŸla,
Öne eğik bir başla,
Gözlerin dolsun yaÅŸla…
duygularıyla, besmele ile başlayalım.
Tasavvuf engin bir okyanus gibi nice sırlar ve hikmetler barındırıyor içinde, bazen aklımızın ermediÄŸi fakat tamamen teslim olduÄŸumuz hikmetler. Allah dostları, gönül sultanları bu sırlara vakıf olup Hakk´Ä±n yolunda Kur´an ve sünnet ışığında nice hikmetler devÅŸirmiÅŸler ve rehber olmuÅŸlar bizlere. Asırlardır Peygamber Efendimizden aldıkları aÅŸk ateÅŸini gönüllerde yakmışlar. Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter denilmiÅŸ ya iÅŸte öyle efendim,. Gönüllerin fethi, din-i mübin-i islâmın bu denli yayılması, kabul görmesi o gönül erlerinin nefesiyle, vesilesiyle olmuÅŸ.
Pir Abdulkadir Geylani Hazretlerinden, Horasan Erenlerine, Muhyiddin-i Arabi´den (k.s), Aziz Mahmud Hüdai Hz. ne ve dahi Yunuslar, Mevlanalar nice Allah dostları gönül aynamıza ışık tutmuÅŸ. Cenab-ı Hakk her birinin sırrını takdis eylesin, ÅŸefaatlerine bizleri de nail kılsın.
Günümüzde küresel ölçekte yaşadığımız imtihanlar ve insanlığın tepkisi ibrete şayan gerçekten. İç dünyamızı tedavi eden tasavvufi hayatın hakikati bütün benliğimizi sarsın, hikmet nazarıyla âleme bakalım da biraz olsun kendimize gelelim.
Tasavvuf ve sünnet-i seniyyenin ne denli önemli olduğuna vurgu yaptığımız bu sayımızda, gönlümüze dokunan şiirlerle, kıssalarla ve toplumun yapıtaşı olan ailemizde maneviyat eğitiminin nasıl olacağıyla ilgili özgün yazılarımızla huzurlarınızdayız.
Dergimiz adına biraz olsun siz değerli okurlarımızı gönül dünyasına yönlendirebilirsek kendimizi bahtiyar hissedeceğiz.
fî emânillâh...